İftira ve sürgünlerle yoğrulmuş çileli bir ömür: İbrahim Bilgen

1949, Batman-31 Mayıs 2010, Gazze yolu-uluslararası sular Batman’ın Beşiri ilçesinde doğdu. Dört yaşındayken babasını kaybetti. Evli ve (dördü kız, ikisi erkek) altı çocuk babasıydı.1980 yılından beri Siirt’te yaşıyordu. Elazığ Fırat Üniversitesi’nin Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü mezunu. Uzun yıllar Siirt Yem Fabrikasında Elektrik Mühendisliği görevini yürütürken, fabrikanın özelleştirilmesinden sonra Siirt Devlet Hastanesi’nde Elektrik Mühendisliği yapmaya başladı. Siirt’te […]

Devam →

0 Yorum

Bir Eğitim Neferi: Ali Haydar Bengi

1971, Diyarbakır – 31 Mayıs 2010, Gazze yolu-uluslararası sular Diyarbakır’da doğdu. 1992–97 yılları arasında Mısır’daki El Ezher Üniversitesi’nde İslamî Bilimler ve Arap Dili Araştırmaları Fakültesinde okudu. 2005 yı- lında arkadaşlarıyla beraber kurduğu ‘Aydınlık Yarınlar İçin Hak ve Özgürlükler, Eğitim, Kültür ve Yardımlaşma Derneği’nin başkanıydı. Mehanur (15), Semanur ve Sena Nur (10) Muhammed Mustafa (5) isimlerinde […]

Devam →

0 Yorum

Mavi Marmara’daki yabancı gazeteciler İstanbul’da

  ‘Din, dil, ırk ayrımı olmadan hepimiz tek bir yürek hâlinde insanlığa hizmet etme amacındaydık. Bütün dünya da şahittir buna.” Yardım gönüllüsü 13 Temmuz 2010 Salı günü, İstanbul’daki Haliç Kongre Merkezi tarihi bir buluşmaya tanıklık etti. Mavi Marmara’da bulunan İspanyol, İtalyan, Yunan, Alman, Amerikalı ve Arap gazeteciler1 Türkiye’deki meslektaşlarıyla bir araya gelip baskın sırasında ve […]

Devam →

0 Yorum

Otoritelerden izin alınmalı mıydı?

“İsrail yönetimi ve medyadaki İsrail yanlıları bulunmaz bir fırsat yakalamışlardı. Hoca’nın bu açıklamaları merkez medyanın da başköşesine yerleşti tabii ki.” Medyanın İsrail tezlerine can suyu veren tavrını eleştirirken, Fethullah Gülen’in Mavi Marmara gündeminin tam ortasına bir bomba gibi düşen açıklamasına değinmeden olmaz. Gülen’in web sitesinde de yer alan habere göre, Hoca, Amerikalı gazeteci Joe Laura’ya, […]

Devam →

0 Yorum

Çanlar İHH için çalıyordu

“İsrail istihbaratının Mavi Marmara yolcularının İslamcı teröristler olarak algılanması için -bilerek ya da bilmeyerek- elinden geleni ardına koymayacağı, medyanın da bu amaca hizmet etmek için elinden geleni yapacağı iyice belli olmuştu artık.” *** Aslında, Mavi Marmara katliamının hemen ertesindeki tepkiler oldukça hakkaniyetliydi. Hemen hemen tüm gazeteler İsrail’i şiddetle kınıyor, en İsrail yanlısı bilinen yazarlar dahi […]

Devam →

0 Yorum

Bundan sonra hiçbir şey aynı olmayacak.

“Artık, bir Mavi Marmara’dan öncesi var, bir de sonrası.”

Devam →

0 Yorum

Neden şehit?

Lafa gelince hepimiz inançlara saygılıyızdır. Ama pratikte bunun hiç de böyle olmadığını görüyoruz.” Mavi Marmara olayının en yanlış anlaşılan taraflarından biri de “şehitlik” kavramı oldu. Özellikle bazı köşe yazarları çok acımasızdı. İnsanların nasıl bu kadar anlayışsız ve insafsız olduklarını anlamakta zorlanıyordum. Örneğin Furkan’ın babasının cenaze töreninde söylediği “Pişmanlığımız, keşkemiz yok. Çocuğumuz güzel bir yolda şehit […]

Devam →

0 Yorum

İyi insanlara öteki iyi insanları anlatabilmek

Mavi Marmara katliamından iki ay sonra, kafalarda oluşan soru işaretlerinin peşine düşerek olayı daha iyi anlamak ve o “iyi insanları” yakından tanımak için uzun bir yolculuğa çıktım.” Bana göre, Mavi Marmara gemisiyle Gazze yoluna çıkanların iyi ve duyarlı insanlar oldukları apaçık ortadaydı. İyilikten ve dayanışma ruhundan başka hangi güç kadın- erkek, yaşlı- genç, yüzlerce kişiyi […]

Devam →

0 Yorum

Zamanın Ruhu

SUNUM Bittiği vakit çok güzeldi diyebileceği bir hikâyesi olmalı insanın. Toprağın derinliklerine kök salıp koku veren çiçek gibi Mavi Marmara da kalbimizin, hayatımızın derinliklerine kök saldı. Hikâyenin en başına dönecek olursak içimize demir atmış, uzaklara, en uzaklara seyahat eden bir gemi vardı. Sonrası asırların içimizdeki çarpıntısı, atmayan kalbimiz Kudüs… İzinde saklı kaldığımız kimliğimiz. Hayat en […]

Devam →

0 Yorum